Tahtakurusu (Yatak Böceği)
Biyolojisi
Tahtakurusu (Yatak böceği), özellikle gelişmekte olan ülkelerde daha yaygın olan, kırımızı – koyu kahve renkte, 4-5 mm boylarında, sadece memeliler ve kuşlardan kan emerek beslenen çok küçük bir böcek türüdür.
Çoğunlukla geceleri beslenmek için aktif olurlar ve gündüzlerini ev içerisindeki çatlaklarda, mobilya döşemeleri arasında, çarşaf altlarında, karanlık ve ulaşılması zor alanlarda saklanarak geçirirler.
Tahtakuruları, kam emerek yaşamlarını sürdüklerinden dolayı, tehlikeli hastalık bulaştıran haşereler arasında yer alırlar. Bünyelerinde tükürük ve kan taşıdıklarından dolayı kesinlikle ezilerek veya sert bir cisimle vurularak öldürülmemelidirler; açığa çıkan tükürük alerjik reaksiyona, kan ise ortamda pis bir kokuya sebep olacaktır.
Kontrol Önlemleri
Bu canlılar çanta, bavul, poşet veya evcil hayvan vasıtasıyla çok kolay bir şekilde yer değiştirirler. Beslenmeden 11 – 12 ay gibi bir süre yaşayabilen tahtakuruları, her bir üremede bulundukları ortama 200’ün üzerinde yumurta bırakırlar. 1 hafta içerisinde gelişimini tamamlayıp aktif olacak yeni tahtakuruları ile bu sayı çok kısa bir süre içerisinde 1000lerle ifade edilecektir.
Tahta kuruları ile bireysel mücadele içine girilmemelidir, kesinlikle alanında uzman bir ilaçlama firması ile çalışılmalıdır.
Aysa ilaçlama bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde, tahtakurusu alanında hızlı ve etkili mücadele yöntemlerine yer vermektedir. Tahtakurusu ilaçlama hizmeti hakkında detaylı bilgi ve randevu almak için lütfen bizi arayınız.
Keneler (Ixodida)
Biyolojisi
Keneler böceklerde olduğu gibi üç bölgeden oluşan (Baş, Gövde ve Karın) bir vücut yapısına sahip değildirler ve vücutları tek bir parçadan oluşmuştur.Erginlerinde dört çift bacak bulunur ve bacak uçlarında çengeller ve vantuzlar vardır.Deriye rahatça yapışarak hortumlarıyla kan emerler. İyice şiştikten sonra kendilerini yere atarak konaklarından uzaklaşır, ot veya ağaçlara tırmanırlar.Ön ayaklarının uçları dokunma ve koku alma için özelleşmiştir
Ormanlarda, yüksek boyda bitkilerin bulunduğu alanlarda bir hayvan geçtiği takdirde üzerine düşüp derisine yapışır ve etine hortumunu sokarak kanını emer.Dişi keneler yumurtalarını taş, toprak ve merada yaprakların altına, toplu ve birbirine yapışık şekilde bırakırlar.Yumurtlama süresi ve miktarı, dişi kenenin az veya çok kan emmesine ve diğer dış faktörlere bağlı olarak değişir. Herseferinde 25-30 olmak üzere, ortalama 2.500-16.000 arasında yumurta yumurtlarlar.Dişiler yumurtladıktan sonra ölürler. (Bazı türleri ölmez).
Erkek ve dişi olgun keneler kan emerken çiftleşir ve doyduktan sonra dişi toprağa düşer ve yumurtlar. Ağız organellerinin arkasında dişilerde vücudun önünde ve üst kısmında okul önlüğü yakası şeklinde kitinsi bir organ teşekkül ederki buna scutun denir. Erkeklerde bu oluşum dorsalde tüm vücudu kaplar, buna conscutum denir. Bu bakımdan erkekler kan emdiği zaman vücutlarında değişiklik olmaz. Buna karşılık dişiler kan emip doyunca normal büyüklüğünün 10 katı kadar genişleyebilir.
Ayaklarının sonunda bir çift tırnak ve tırnakların ventral yüzeyinde ise tutunmaya yarayan zar şeklinde pulvillum adı verilen yapı vardır. (Argasidae’lerde bu yapı yoktur).Dişi keneler, erkeklerden daha fazla kan emerler. Hayatlarının her evresinde (larva-nimf-ergin) kan emmek zorundadırlar.
Dişilerde ovaryum ile barsak irtibat halindedir. Bu yüzden bazı keneler kan emerken parazitleri sindirim sisteminden ovaryumlarına geçirirler. Bu parazitler ovaryumdan yumurtaya geçerek, yumurtadan çıkan larvaları enfekte ederler. Bu larvalar kan emerken parazitleri de hayvanlara taşırlar.Keneler konakların tutunup ağız parçalarını deri içine sokarlar ve burada sabitlenip doyana kadar aynı yerden kan emerler.
Argasidaeler çok kısa sürelerde çok miktarda kan emip doydukları halde, Ixodidae ailesindeki kenelerin doyması daha uzun sürer.
Karıncalar
Biyolojisi
Karıncalar, yeryüzündeki en aktif, en hareketli, en sosyal ve en güçlü canlılardır. Yaşamları süresince hiç bir zaman uyumayan, günün 20 saatini çalışarak ve kalan 4 saatinide dinlenerek geçiren karıncalar, dünyanın en kalabalık kolonileri halinde yaşarlar. Dolayısıyla da sürekli birlik ve beraberlik içerisindedirler. Besin depolarken yavrularına göz kulak olur, bir tehlike durumunda kolonileri için savaşırlar.
Yeryüzünde tarımı ilk kez kullanan canlı türü karıncalardır. Yuvaları etrafında belirledikleri bölgelere mantar ekerler. Karıncalar, besin maddelerine ulaşabilmek için ilk olarak öncü bir karıncayı gönderirler. Öncü karınca, besin maddelerine ulaşırken çizdiği rotanın kaybolmasını istemediğinden, peşinde koku molekülleri bırakır. Bu yöntem sayesinde, arkasında bırakmış olduğu karınca koloniside besine hızlı bir şekilde ulaşır. Vücut ağırlıklarının 50 katı yükü (besini) yuvalarına rahatlıkla götürürler.
Karıncaların, insanların kullandığı kaynakları kullanmak istemeleri, tarımsal alanlarda ciddi tahribatlara yol açmıştır. Karıncalar binaları, apartman dairelerini, yazlıkları ve bahçeleri işgal ederler.
Aysa ilaçlama, bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde, karınca alanında hızlı ve etkili mücadele yöntemlerine yer vermektedir. Karınca ilaçlama hizmeti hakkında detaylı bilgi ve randevu almak için lütfen bizi arayınız.
Mite (Akar)
Biyolojisi
Mite (Akar), 55 mikron boyutuna kadar büyüyebilen, yeryüzünde 48,200 türü bulunan, parazit olarak canlı organizmalar üzerinde yaşayabilen ve insan sağlığını ciddi ölçüde tehdit eden zararlı eklem bacaklı mikroorganizmalardır. Bir çok ülkede, geçtiğimiz 10 yıl içerisinde mitelara karşı ciddi önlemlerin alınmaya başlaması insanlık için bir artı puan iken, malesef Türkiye’de sadece bilgi ve kültür seviyesi yüksek bireyler yeterli özeni göstermektedirler.
Mitelar, bulunduğumuz her ortamda özellikle de ev içerisinde ki tozlarda, yattığımız yataklarda, koltuk ve kanepe takımlarında barınan, zararlı ve mikroskobik kısaca göz ile görülmeyen canlılardır. Yatağa ve ortama dökülen deri parçaları ile beslenirler. Geceleri döküldüğünü bile farkedemediğiniz 1 gram deri parçası 1 milyon mite’ı günlerce beslemeye yetmekte ve yataktaki ısı ve nem çoğalmaları için olanak sağlamaktadır.
Mitelar; astım, egzema ve bahar nezlesi gibi hastalıkların öksürük, hapşırık, burun akıntısı, nefes darlığı, kaşıntı, deri dökülmesi, deride alerji gibi rahatsızlıkların temel sebepleridirler. Havalandırılmayan ortamlar, sürekli değişmeyen yatak takımları, sık sık temizlenemeyen koltuk ve kanepeler mitelar için vazgeçilmez üreme ortamlarıdır, ancak bu uygulamalar tek başına yeterli değildir. Yapılan araştırmalar 1 yıl boyunca kullanılan yataklar, koltuk ve kanepelerde milyarlarca mite biriktiğini ve bilimin sağlamış olduğu profesonel yöntemler dışında bu canlılarla bireysel olarak mücadele etmenin malesef mümkün olmadığını göstermiştir. Sebebi, miteları bulunduğumuz ortama, nakil aracı olarak adlandırdığımız tozlar getirmektedir. 1 gram toz, yaklaşık 20.000 adet mite’ı ve 400.000 – 500.000 adet dışkı topunu bünyesinde barındırır.
GINA 2010 raporuna göre: En çok çocuklarda görülen ve kronik bir hastalık olan astım, 2009 yılında 250.000’den fazla insanın ölümüne sebep olmuştur. 2010 yılında dünya genelinde astımlı hasta sayısı 300 milyonu geçmiştir.
Aysa ilaçlama, bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde, mite alanında hızlı ve etkili mücadele yöntemlerine yer vermektedir. Mite ilaçlama hizmeti hakkında detaylı bilgi ve randevu almak için lütfen bizi arayınız.
Sivrisinek (Culicidae)
Biyolojisi
Anofel ve Küleks olmak üzere iki ana gruba ayrılır ve birçok türleri vardır. Temiz,sıcak, serin, kirli her türlü su birikintilerinde ürerler, Yumurtalarını su birikintilerine tek tek ve grup halinde bırakırlar. Larva ve Pupa (kurtçuk) döneminden sonra uygun ısıda 8-9 günde ergin sinek haline gelir. Dişileri yumurtlamak için canlı kanı emmek zorundadır.
Bu sebeple insanları çok rahatsız ederler. Nemli ve loş ortamlarda barınırlar. Geceleri faaliyet gösterirler.
Erkekleri meyve ve bitki özsuyu ile beslenirler. En az 3 km uçarak ürediği yerin çok geniş mesafelerine kadar yayılırlar ve canlıların yaşadığı ortamda yoğunlaşırlar.
Anofeller Sıtma hastalığını yaymada rol oynar. Ayrıca Fil hastalığı, sarı humma, Nil humması, Beyin iltihabı gibi hastalık yayılmasında da önemli rolleri vardır.
Kontrol Önlemleri
Durgun su birikintilerini yok etmek. Her türlü birikinti suya, kanala, foseptiğe, havuza ve göle belli periyotlarla larvasit (larva öldüren ve üremeyi durduran) atmak en etkili ve en ekonomik yöntemdir.
Uçkun mücadelesinde ise Termal Fog, ULV, Soğuk sisleme veya rezidüel (kalıcı) uygulama metotlar ortama göre uygun ekipmanlarla yapılır. Geniş alanlarda iyi bir araştırma ve planlama yapmak gerekir. Bu sebeple bu konuda tecrübeli, profesyonel uygulayıcı gerekir.
Çiyan
Biyolojisi
Çiyanlar, sıcak iklim koşullarını ve güneşi tercih eden, türlerine göre farklı renklerde olan ve uzunlukları 30 cm’ye kadar ulaşabilen zehirli eklembacaklılardır.
Taş, kayalık, çürümüş kütük ve yaprak altlarında, evlerin nemli ve karanlık bölgelerinde saklanırlar. Geceleri beslenmek için aktif olan etçil çiyanlar, böcek ve solucan gibi küçük zararlıları zehirledikten sonra yiyerek beslenirler. Böcek türlerinde sık rastlandığı gibi, çiyanlarda yumurtlama ile çoğalırlar.
Çiyanların yaşam alanları ve türleri göz önüne alındığında zehirleri ciddi farklılıklar göstermektedir. Sıcak iklim koşullarında yaşayanlarda zehir oranının daha fazla olduğu gözlemlenmiştir. Türkiye’de mevcut olan bazı çiyan türleri bir insanın çok kısa bir zaman dilimi içerisinde felç geçirmesine sebep olabilir.Yaşamsal alanlarda çiyan görülmesi durumunda bireysel olarak mücadele edilmeye çalışılmamalıdır.
Gerekli mücadele yöntemlerinin kesinlikle uzman ilaçlama firmaları tarafından uygulanması gerekir. Çiyan sokması durumunda ilk olarak ücretsiz zehirlenme hattı 0 800 314 79 00 aranmalıdır.
Çiyan tarafından ısırılan bölge temiz tutulmalı, emilmeli ve gerekli durumlarda hafifçe kanatılmalıdır. Amonyak ile pansuman yapıldıktan sonra acilen bir sağlık kuruluşuna gidilmelidir.
Aysa ilaçlama, bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde, çiyan alanında hızlı ve etkili mücadele yöntemlerine yer vermektedir. Çiyan ilaçlama hizmeti hakkında detaylı bilgi ve randevu almak için lütfen bizi arayınız
Karasinek (Musca domestica L.)
Biyolojisi
0.5-1 cm boyunda siyah gri renktedirler. Çöp ve gübre gibi nemli organik madde bulunan yerlere 100-150 tanesi yığın halinde yumurtalarını bırakır.
Çıkan larvalar organik maddelerle beslenir ve sıcak havada ortalama 7-8 günde sinek olarak uçar.
Çok çabuk ürerler. Her türlü gıda ve çöp artıklarıyla beslenirler ve ortalama 3 km uçarak çevrede insanların yaşadığı her yeri istila ederler ve vucutlarında çok çeşitli hastalık mikropları taşıdığı için her dolaştığı şeye mikrobu bulaştırırlar. Zira her 5 dakikada bir gezdiği yerlere dışkı bırakırlar.
Kontrol Önlemleri
Çöp ve gübreleri muntazam kaldırmak ve bunların üzerine üremeyi önlemek için larvasit atmak. Uçan haşerelerin eve girmesini önleyici pasif tedbirler almak (tel sineklik, cızz türü sinek yakalayan cihaz yakmak gibi)Profesyonel servise başvurup üreme yerleri ve uçkun mücadelesi için yardım almak gerekir.
Ayrıca sineğin çok girdiği kapalı alana kalıcı etkili uygulama yapılarak 25-30 gün süreyle gelen sineklerin devamlı ölerek yoğunluğunu çok düşürmek de mümkündür.